Gaucher Hastalığı Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Tedavisi

Gaucher hastalığı (Gauchers disease), otozomal resesif geçişli bir metabolizma bozukluğudur. Gaucher hastalığı, en sık görülen lizozomal depo hastalıklarından biridir ve glukoserebrosid olarak adlandırılan yağlı bir kimyasal maddeyi parçalayan önemli bir enzimin (Glukoserebrozidaz) eksikliğinden veya görevini yerine getirememesinden kaynaklanır. Vücut bu kimyasalları parçalayamadığından, bazı tip lipidlerin (yağlı maddelerin) dalak, karaciğer, akciğer, kemik iliği ve bazen de beyinde birikmesine neden olur. Bu da, bu organların genişlemesine ve işlevlerini yerine getirememesine neden olur. Yağ maddeleri kemik dokusunda biriktiğinde kemikleri zayıflatabilir ve basit çarpmalarda bile kırılma riskini artırabilir. Kemik iliği etkilenirse, kanınızın pıhtılaşma yeteneğini de etkileyebilir. Semptomların tipi ve şiddeti, hastalığı olan bireyler arasında büyük farklılıklar gösterebilir.

Hastalık genellikle çocukluk veya erken yetişkinlik döneminde belirgin hale gelse de, bazı hastalar yaşamın ilerleyen dönemlerine kadar semptom geliştirmezler. Bu bozukluk birçok ırksal ve etnik grupta ortaya çıkar, genel popülasyonda hastalığın insidansı 40 ila 60 bin canlı doğumda 1’dir. Ancak bu oran, Aşkenazi (Doğu Avrupa) kökenli Yahudiler arasında daha yaygındır ve bu popülasyonda yaklaşık olarak 855 kişide 1 görülür. Aşkenaz Yahudi kökenli her 15 kişiden yaklaşık 1’inin Gaucher hastalığından sorumlu genetik mutasyonun taşıyıcıları olduğu düşünülmektedir.

Gaucher Hastalığı Nedenleri

Gaucher hastalığının tüm tiplerine, glukoserebrosidaz enziminin eksikliği neden olur, bu da vücut hücrelerinde anormal yağ maddeleri, glikolipid birikmesine yol açar. GBA1 olarak bilinen gendeki mutasyonlar, eksik enzimin sebebidir ve Gaucher hastalığı olan kişilerde 300’den fazla farklı GBA1 mutasyonu tanımlanmıştır. GBA1 geninin en yaygın dört mutasyonu N370S, L444P, 84gg ve IVS2[+1]’dir. Bu 4 mutasyon için DNA analizi, Aşkenaz Yahudi nüfusunda Gaucher Hastalığı ile ilişkili mutasyonların % 90-95’ini ve genel popülasyondaki ilişkili mutasyonların % 50-75’ini tespit edebilir.

Gaucher hastalığı otozomal resesif bir bozukluktur. Bu da, kişinin hastalığa sahip olması için her iki ebeveynden de hatalı geni alması gerektiği anlamına gelir.

Çoğu gen çiftlerden oluşur, biri anneden, diğeri babadan gelir. Genlerden sadece biri anormal olduğunda, kişi Gaucher hastalığını geliştirmeyecek, anormal genini çocuklarına geçirebilen asemptomatik bir taşıyıcı olacaktır. Çiftteki her iki gen kusurlu olduğunda ise kişi Gaucher hastalığına sahip olacaktır.

Gaucher Hastalığı Tipleri ve Belirtileri

Her biri farklı belirtilere sahip beş ana Gaucher hastalığı tipi vardır. Bu tipler aşağıda açıklanmıştır.

Gaucher Hastalığı Tip 1 Formu

Tip 1 Gaucher hastalığı, nöropatik Gaucher hastalığı olarak da adlandırılır. Bu durumun en hafif ve en yaygın şeklidir. Tip 1 belirtileri çocukluk veya yetişkinlikte başlayabilir. Şiddet derecesine göre değişir. Semptomlar arasında dalak ve karaciğer büyümesi, kemik sorunları, gözlerde sarı lekeler, anemiye bağlı nefes darlığı ve yorgunluk, kanın pıhtılaşma hücrelerinde azalma (trombositopeni) nedeniyle sık ​​sık burun kanaması, diş eti kanaması, ve vücutta morarmalar yer alır. Tip 1, kişinin beynini veya omuriliğini etkilememesi nedeniyle hastalığın diğer formlarından farklıdır.

Gaucher Hastalığı Tip 2 Formu

Akut nöropatik tip veya infantil tip olarak da adlandırılan tip 2 formu, Gaucher hastalığının
nadir, hızlı ve progresif formudur. Semptomlar genellikle 3 ila 6 aylıkken gelişir, hızla ilerler ve genellikle 2 yaşından önce ölümle sonuçlanır. Tip 1 belirtilerinin (kemik sorunları hariç) çoğu, tip 2 formunu olan çocuklarda da mevcuttur. Ancak tip 2 formu, yaşamın ilk yılında ciddi nörolojik (beyin) sorunları ile karakterizedir. Nörolojik semptomlar genellikle sınırlı bilişsel ve motor gelişim, nöbetler, demans, solunum problemleri, yutma güçlüğü, başını dik tutmada zayıflık, göz sinirlerinde işlev kaybı ve ağzın açılamamasını içerir.

Gaucher Hastalığı Tip 3 Formu

Tip 3 formu, kronik nöropatik Gaucher hastalığı olarak da adlandırılır. Orta Doğu, Hindistan, Çin ve Pasifik Kıyısında tip 1’den daha yaygındır. Gaucher hastalığının tip 3 formu, tip 2 ile karşılaştırıldığında daha geç ve daha kademeli bir başlangıca sahiptir. Tip 1 Gaucher hastalığı olan bireyler gibi, tip 3 formu olan çocuklarda da benzer belirtiler görülür. Ancak bu tipte karaciğer ve dalak büyümesi diğer türlere göre daha hızlı ilerler.

Tip 3 formu da zamanla kötüleşen nöbetler, ilerleyici bilişsel problemler ve göz hareketini kontrol etmede zorluk gibi nörolojik problemlere neden olur. Yaşamlarının sonuna doğru, tip 3 formu olan bireyler de demans geliştirebilir. Tip 3 formu olan kişiler, çok çeşitli bulgu ve semptomlarla erişkinliğe kadar yaşayabilirler.

Perinatal-Ölümcül Form

Perinatal-ölümcül formu, nadir, en şiddetli Gaucher hastalığı formudur. Bu formda, yaşamı tehdit eden koşullar doğumdan önce ortaya çıkabilir. Doğumdan önce fetusta aşırı şişme ve sıvı birikimi (hidrops fetalis) olabilir. Hastalığı olan bebeklerde genişlemiş bir karaciğer ve dalak, anemi, nörolojik sorunlar, cilt anormallikleri ve genellikle belirgin yüz özellikleri gibi belirtiler vardır. Bu formda olan bebeklerin çoğu, doğumdan sadece birkaç gün sonraya kadar hayatta kalırlar.

Kardiyovasküler formu

Gaucher hastalığının kardiyovasküler formu kalbi içeren semptomlara, özellikle mitral ve aort kapaklarının sertleşmesine neden olur. Bu semptom şiddetli ise, kalp kapakçığının değiştirilmesi gerekebilir. Ek olarak, kardiyovasküler formu olan bireyler biraz genişlemiş karaciğer ve dalağa sahip olabilirler. Ayrıca kemik problemleri, göz hareketini kontrol etmede zorluk da görülebilir. Hastalığın kardiyovasküler formu bazen tip 3C olarak adlandırılır.

Gaucher Hastalığının Teşhisi

Gaucher hastalığı tanısı klinik semptomlara ve laboratuar testlerine dayanmaktadır:

  • Kan testi: Kan örnekleri Gaucher hastalığı ile ilişkili enzim seviyeleri için kontrol edilebilir.
  • Genetik test: Genetik analiz, hastalığınız olup olmadığını ortaya çıkarabilir. Bu test tamamen güvenilir değildir çünkü Gaucher hastalığı ile ilişkilendirilebilecek tüm genetik mutasyonlar henüz bilinmemektedir. Enzim testi ile birleştirilen genetik test, Gaucher hastalığının doğru bir şekilde teşhis edilmesine yardımcı olabilir.

Gaucher hastalığı teşhisi konan insanlarda, ilerlemeyi izlemek için periyodik testler de gerekli olabilir:

  • Dual enerji X-ışını absorbsiyometri (DXA): Bu test, kemik yoğunluğunu ölçmek için düşük seviyeli X-ışınları kullanır.
  • MRI: MRI, dalağın veya karaciğerin genişleyip genişlemediğini ve kemik iliğinin etkilenip etkilenmediğini gösterebilir.
  • Prenatal test: Bazı durumlarda, doktorlar fetüsün Gaucher hastalığı riski altında olup olmadığını görmek için prenatal testi önerebilir. Gaucher hastalığının prenatal tanısı amniyosentez veya koryon villus örneklemesi (CVS) ile mümkündür.
Gaucher Hastalığı Tedavisi

Gaucher hastalığı için tedavi yoktur, ancak uygulanan bazı tedaviler semptomları azaltmaya ve yaşam kalitesini iyileştirmeye yardımcı olabilir.

Enzim replasman tedavisi (ERT): Enzim replasman tedavisi genellikle tip 1 ve tip 3 formu için uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu yaklaşım, eksik enzimi yapay olanlarla değiştirmeyi içerir. Bu replasman enzimleri, iki haftalık aralıklarla tipik olarak yüksek dozlarda bir damardan (intravenöz olarak) ayakta tedavi prosedüründe verilir. Bu, karaciğer ve dalağınızın iltihaplanmasını azaltmaya, organlardaki genişlemeyi geriletmeye ve anemi ve düşük trombosit sayısında iyileşmeye yardımcı olacaktır. Aynı zamanda daha iyi kemik yoğunluğunu teşvik edecek ve kemik ağrılarını azaltacaktır. Ancak ERT, Gaucher hastalığı tip 2 ve 3 ile ilişkili belirli nörolojik semptomları azaltmada veya tersine çevirmede etkili olmamıştır.

Bazen insanlar enzim tedavisine alerjik veya aşırı duyarlılık reaksiyonları (hipersensitivite) gösterebilirler.

Kemik iliği nakli: Bu prosedürde, Gaucher hastalığı nedeniyle hasar gören kemik iliği hücreleri
çıkarılır ve bir vericiden alınan sağlıklı hücrelerle değiştirilir, bu da semptomlarının çoğunu tersine çevirebilir. Bu yüksek riskli bir yaklaşım olduğundan, enzim replasman tedavisinden daha az sıklıkta gerçekleştirilir.

Miglustat (Zavesca): Miglustat, enzim replasman tedavisi alamayan hafif ila orta tip 1 Gaucher hastalığına sahip kişileri tedavi etmek için kullanılır. Miglustat Tip 1 Gaucher hastalığı olan kişilerde karaciğer, dalak, kemik ve kan hücrelerinin durumunu iyileştirebilir. İshal ve kilo kaybı bu ilacın yaygın yan etkilerdir.

Eliglustat (Cerdelga): 2014’te ABD Gıda ve İlaç İdaresi Başkanlığı (FDA) onayı alan bu ilaç, biriken yağlı maddelerin üretimini azaltmak için hafif ila orta tip 1 Gaucher hastalığını tedavi etmek için kullanılır. Eliglustat Tip 1 formu olan kişilerde karaciğer, dalak, kemik ve kan hücrelerinin durumunu iyileştirebilir.

Osteoporoz ilaçları: Bu tip ilaçlar Gaucher hastalığı nedeniyle zayıflamış kemiğin yeniden inşasına yardımcı olabilir.

Dalak çıkarma: Enzim replasman tedavisi uygulanmadan önce, dalak çıkarmak Gaucher hastalığı için yaygın bir tedavi yöntemiydi. Şimdi ise bu prosedür genellikle son çare olarak kullanılmaktadır.

Komplikasyonlar

Gaucher hastalığının olası komplikasyonları şunlardır:

  • Çocuklarda büyüme ve ergenlikte gecikmeler
  • Jinekolojik ve obstetrik problemler
  • Parkinson hastalığı
  • Miyelom, lösemi ve lenfoma gibi kanserler
onay Bu yazı yalnızca "yüksek kaliteli kaynaklar" referans alınarak yazılmıştır.
YAZAR: Cüneyt Şakar
Genel sağlık, hastalıklar ve sağlıklı yaşam bilgisini erişilebilir ve anlaşılabilir hale getirmeye adamış sertifikalı bir sağlık yazarıdır.
Başa dön tuşu