Kronik Yorgunluk Sendromu Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Tedavisi

Kronik yorgunluk sendromu (KYS) (chronic fatigue syndrome), altı aydan fazla süren aşırı yorgunluk ile karakterize kronik bir hastalıktır. Kronik yorgunluk sendromu ayrıca sistemik efor intoleransı hastalığı (SEID) ve miyaljik ensefalomiyelit (ME) olarak da adlandırılmaktadır.

Kronik yorgunluk sendromu, fiziksel veya zihinsel faaliyete göre daha da kötüleşebilen, yatak istirahati ile iyileşmeyen, bu duruma neden olabilecek bir hastalık (fiziksel veya zihinsel) veya patojenin (viral dahil) saptanamadığı, kişinin sosyal ve iş yaşamında ciddi sorunlar yaratabilen karmaşık bir hastalıktır.

KYS’nin en belirgin semptomları yorgunluk ve güçsüzlük olup, beraberinde uyku sorunları, kas ağrıları, baş ağrısı, konsantrasyon zorluğu ve grip benzeri semtomlar da görülebilir. Bu durumda yataktan çıkmak, giyinmek ve yemek yemek gibi rutin ve günlük ihtiyaçları gerçekleştirmek son derece zorlaşabilir.

KYS, kadınlarda erkeklerden daha yaygındır ve tüm ırksal ve etnik grupları etkiler. KYS genelde 30 ila 50 yaş arasındaki insanları etkiler, ancak gençlerde de görülebilir. KYS benzeri bir hastalığın 12 yaşından küçük çocuklarda da meydana geldiği belirlenmiştir. KYS’den etkilenen çocuk ve gençlerin sayısı bilinmemektedir. Hastalığın prevalansı nüfusun yaklaşık % 0.5 ila 1.5 arasında olduğu tahmin edilmektedir.

Kronik yorgunluk sendromu

Bilgicik: 2015 yılında yayınlanan Tıp Enstitüsü (Institute of Medicine, IOM) raporuna göre, 836.000 ila 2.5 milyon Amerikalı’nın kronik yorgunluk sendromundan muzdarip olduğu tahmin ediliyor, ancak bunların yaklaşık % 84 ila 91’inde henüz tanı koyulamadığından tam sayı bilinmiyor.

Kronik Yorgunluk Sendromu Nedenleri

KYS’nin nedenleri tam olarak anlaşılmamasına rağmen, vakaların % 60’ı viral bir hastalıktan sonra gelişmektedir (örn: glandüler ateş, viral menenjit, gastroenterit). Fakat viral enfeksiyon ve KYS arasında doğrudan bir ilişki henüz tespit edilmemiştir.

Yapılan araştırmalar, bağışıklık anormallikleri, psikolojik bozukluklar ve hormon dengesizlikleri gibi durumun gelişiminde başka faktörlerin rol oynayabileceğini göstermiştir.

  • Viral enfeksiyonlar: Bazı insanlar viral enfeksiyon geçirdikten sonra kronik yorgunluk sendromu geliştirdiğinden araştırmacılar, bazı virüslerin bozukluğu tetikleyip tetikleyemeyeceğini araştırıyor.

Epstein-Barr virüsü, Human herpesvirus 6 (HHV-6), insan T-hücre lenfotropik virüs (HTLV), kızamık, sitomegalovirüs (cmv), parvovirüs ve fare lösemi virüslerinden şüpheleniliyor, fakat henüz kesin bir bağlantı bulunamamıştır.

  • Bağışıklık sistemi sorunları: Kronik yorgunluk sendromu olan kişilerin bağışıklık sistemi hafifçe bozulmuş gibi görünmektedir, ancak bu bozukluğun kronik yorgunluk sendromuna neden olması için yeterli olup olmadığı belirsizdir.
  • Hormonal dengesizlikler: HPA (hypothalamic pituitary adrenal) disfonksiyonu, hipotalamus, hipofiz veya adrenal bezler tarafından üretilen ve vücuttaki stres yanıt sistemini, uykuyu ve depresyon gibi önemli fonksiyonları etkileyen anormal hormon seviyelerine neden olan bir beyin bozukluğudur. KYS’li insanlar genellikle strese aşırı duyarlı görünmektedir, fakat bu anormalliklerin önemi hâlen bilinmemektedir.

Aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli olası nedenlerin de kronik yorgunluk sendromuna yol açabileceği düşünülmektedir:

  • Demir eksikliği anemisi
  • Düşük kan şekeri (hipoglisemi)
  • İmmun sistem disfonksiyonu
  • Kronik düşük kan basıncı (hipotansiyon)
  • Sistemik maya enfeksiyonu (candidiasis)
  • Beslenme yetersizlikleri

Risk Faktörleri

Kronik yorgunluk sendromunun nedeni bilinmediği için hastalık için henüz kesin risk faktörleri belirlenememiştir. Aşağıda belirtilen risk faktörlerine yapılan bazı araştırmalar sonucu ulaşılmıştır.

Kronik yorgunluk sendromu riskinizi artırabilecek faktörler şunlardır:

  • Yaş: Kronik yorgunluk sendromu her yaşta ortaya çıkabilir, ancak en sık 40’lı ve 50’li yaşlardaki insanları etkiler.
  • Cinsiyet: Kadınlara kronik yorgunluk sendromu tanısı erkeklerden daha sıktır, ancak kadınların belirtilerini doktora bildirme olasılığı daha yüksek olabilir.
  • Stres: Stresle başa çıkmada zorluk, kronik yorgunluk sendromunun gelişimine katkıda bulunabilir.
  • Diğer: Genetik yatkınlık, alerji ve çevresel faktörler de riski arttırabilir.

Kronik Yorgunluk Sendromunun Belirtileri

KYS, en yaygın viral enfeksiyonlara benzer semptomlar sergiler. Bununla birlikte, genellikle birkaç gün ya da hafta sonra azalan grip belirtilerinden farklı olarak, KYS semptomları aylarca, hatta yıllarca sürebilir.

Hastalığın ortalama süresi 16 aydır fakat bazı vakalarda hastalığın 13 yıl boyunca (veya daha uzun süreyle) devam ettiği de bildirilmiştir. KYS, hastalık, ciddi stres döneminde veya kısa bir süre sonra başlayabilir, fakat bir başlangıç ​​noktası olmadan kademeli olarak da gelişebilir.

KYS semptomları iki gruba ayrılır. Birincil ve ikincil:

Birincil Semptomlar:

  • Aşırı yorgunluk
  • Uyku sorunları
  • Konsantrasyon ve hafıza ile ilgili zorluklar
  • Kalıcı kas ağrısı, eklem ağrıları
  • Baş ağrısı
  • Şişmiş lenf bezleri
  • Boğaz ağrısı

İkincil Semptomlar:

  • Denge problemleri, baş dönmesi, bayılma,
  • Dik pozisyonda durmada zorluk
  • Koku, ilaç ve gıda alerjileri (Bkz: Anafilaksi)
  • İrritabl Bağırsak Sendromu
  • Halsizlik ve gece terlemesi
  • Işık hassasiyeti, bulanık görüş, göz ağrısı
  • Depresyon veya ruhsal değişimler
  • Beyin sisi

KYS Teşhisi

KYS diğer birçok hastalıkla aynı semptomlara sahip olduğu için teşhis koymak zordur, semptomlar farklı kişiler arasında önemli farklılıklar gösterir ve varlığını doğrulamak için laboratuar testleri bulunmamaktadır. KYS tanısı için doktorunuz ilk önce yorgunluğa ve ilgili semptomlara neden olabilecek diğer durumları ekarte etmelidir.

Yorgunluğa neden olan diğer durumlar:

  • Hipotiroidizm gibi hormonal bozukluklar
  • Solunum problemleri
  • Uyku apnesi ve narkolepsi
  • Kalp hastalıkları (örneğin kalp yetmezliği)
  • Majör depresif bozukluk veya şizofreni
  • Bipolar affektif bozukluk
  • Alkol veya uyuşturucu kullanımı
  • Şiddetli obezite
  • Fibromiyalji
  • LYME hastalığı
  • Lupus (SLE) hastalığı
  • Kronik mononükleoz

Doktorunuz detaylı bir tıbbi geçmiş edinecek ve kapsamlı fizik muayene yapacaktır. İlk test genellikle kısa bir sözlü test içeren zihinsel durum incelemesini içerir.

Hastalığın olası diğer nedenlerini belirlemeye yardımcı olması için standart laboratuvar testleri de yapılmalıdır. Test sonuçları semptomların alternatif bir nedeni olduğunu gösteriyorsa, teşhisi doğrulamak için ayrıca ek testler de yapılabilir.

Yukarıda listelenen nedenler ortadan kaldırıldıktan sonra, doktorunuz hastalığınızın KYS için tanı kriterlerine uygun olup olmadığını belirleyebilir. KYS tanısı, altı ay veya daha fazla açıklanamayan kalıcı yorgunluğun ve diğer belirtilerin en az dördünün varlığını gerektirir.

Kronik Yorgunluk Sendromu Tedavisi

Kronik yorgunluk sendromu için herhangi bir tedavi yoktur. Tedavi semptomların hafifletilmesine odaklanır.

İlaçlar

Kronik yorgunluk sendromu olan birçok kişi depresyona da maruz kalmaktadır. Depresyonunuzu tedavi etmek, kronik yorgunluk sendromu ile ilişkili sorunlarla baş etmenizi kolaylaştırabilir. Bazı antidepresanların düşük dozları da uykunun iyileşmesine yardımcı olabilir ve ağrıdan kurtulmanızı sağlayabilir. Loratadin gibi antihistaminikler ve psödoefedrin içeren dekonjestanlar alerji benzeri semptomları hafifletebilir.

Bazı ilaçlar görülen semptomlardan daha kötü yan etkilere neden olabilir. KYS hastaları ilaçlara olağandışı duyarlı olma eğilimindedir ve bu yüzden standart dozlardan daha düşük dozlar alınır.

Terapi

Kronik yorgunluk sendromu için en etkili tedavi, bilişsel eğitimi hafif bir egzersiz programıyla birleştiren iki yönlü bir yaklaşım gibi gözükmektedir. Yorgunluk ve diğer belirtileri nasıl yöneteceğinizi öğrenmek, yaşam kalitenizi artırmanıza yardımcı olabilir.

  • Bilişsel eğitim: Bir uzmanla konuşmak, kronik yorgunluk sendromunun size getirdiği bazı sınırlamaların üstesinden gelebilmeniz için seçenekleri anlamanıza yardımcı olabilir. Hayatınızı daha fazla kontrol altında tutmak, bakış açınızı belirgin bir biçimde artırabilir.
  • Dereceli egzersiz: Bir fizyoterapist sizin için en iyi egzersizleri belirlemeye yardımcı olabilir. Egzersizleri zaman içinde yoğunluğunu aşamalı olarak artırmak, kişinin bir alerjene karşı aşırı duyarlılığını yavaş yavaş azaltabilir.

Alternatif Tedaviler

Bazı vitaminleri içeren besin takviyeleri (örn: A, E, C ve B12 vitaminleri) bazı durumlarda semptomların hafifletilmesinde yardımcı olabilir. Ekinezya, sarımsak, ginseng ve akşam çuha çiçeği yağı gibi bitkisel ilaçlar da faydalı olabilir. Akupunktur ve masaj gibi diğer tedaviler de yardımcı olabilir.

Komplikasyonlar

  • Sosyal izolasyon
  • Yaşam tarzı kısıtlamaları
  • İşten ayrılmalarda artış
  • İlaçların yan etkilerine maruz kalma
  • Etkinlik eksikliğinin fiziksel etkileri (örn. Aşırı kilolu olma)
  • Depresyon

Bilgicik: Kronik yorgunluk sendromu ilk olarak 1980’lerde isimlendirilmiş olsa da, Myaljik Ensefalopati, Myaljik Ensefalomiyelit, Post-Viral Yorgunluk Sendromu ve Kronik Yorgunluk İmmün Disfonksiyon Sendromu gibi farklı isimlerle de anılmaktadır.

Hastalık için kullanılan bu isimler gibi teşhis ve tedavi yaklaşımı da tartışmalı bir konudur. Şubat 2015’te Tıp Enstitüsü (Institute of Medicine, IOM), ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC) ve diğer sağlık kuruluşlarının isteği üzerine miyaljik ensefalomiyelit / kronik yorgunluk sendromu hakkında bir rapor hazırlamıştır.

Hazırlanan raporda, hastalığı daha iyi tanımlamak için sistemik efor intoleransı hastalığı (SEID) isim değişikliği yapılması ve hastalığın bazı ölçütlerinde değişiklik yapılması önerilmiştir.

Bu rapor ve isim değişikliği yeni ve incelenme aşamasında olduğu için tıp dünyası tarafından kabul görülüp görülmeyeceği henüz kesinleşmemiştir. Kesin bir neden ispatlanıncaya kadar isimler, teşhisler, tedaviler ve KYS’nin diğer yönleri hakkındaki tartışmalar büyük olasılıkla devam edecektir.


Kaynaklar ve Referanslar:
1: Myalgic encephalomyelitis / chronic fatigue syndrome
2: Chronic fatigue syndrome (CFS)
3: What is chronic fatigue syndrome?

onay Bu yazı yalnızca "yüksek kaliteli kaynaklar" referans alınarak yazılmıştır.
YAZAR: Cüneyt Şakar
Genel sağlık, hastalıklar ve sağlıklı yaşam bilgisini erişilebilir ve anlaşılabilir hale getirmeye adamış sertifikalı bir sağlık yazarıdır.
Başa dön tuşu